Bulgaristan, 29 Ekim Pazar günü, üç yılı aşkın süredeki yedinci genel seçimlerine hazırlanıyor. Ülke, artan siyasi istikrarsızlıkla karşı karşıya. Bu durum, Rusya yanlısı ve aşırı sağcı grupların popülaritesini artırabilir. 2021’den bu yana yapılan altı seçimden sadece ikisi hükümet çıkardı; ancak bu koalisyonlar, yolsuzlukla mücadele ve Rusya’ya bağımlılığı azaltma çabalarının ardından çöktü.
Son seçimde, haziran ayında yapılan oylamada da net bir kazanan çıkmamış ve yedi grup, parçalı mecliste uygulanabilir bir koalisyon kuramamıştı. Gözlemciler, yaklaşan seçimlerin benzer sonuçlar doğuracağını ve siyasi çıkmazın hemen sona erme şansının düşük olduğunu öne sürüyor. Anketler, seçmen yorgunluğu ve siyasi sisteme duyulan hayal kırıklığının, düşük katılıma ve popülist ile Rusya yanlısı grupların temsillerinin artmasına yol açacağını öngörüyor.
Önde gelen analist Stoyana Georgieva, rekor düşük katılım oranı beklediklerini belirtirken, aynı zamanda özgürce kullanılmamış yüksek sayıda oy olacağını ifade etti. Bu, partilerin oy almak için nakit ödemeler yaptığı durumları ve yerel otoritelerin seçmenlere baskı yapmasını içeriyor. Georgieva, Bulgaristan’daki en büyük Rusya yanlısı parti olan Vazrazhdane’nin, parlamentoda ikinci en büyük grup olmasının mümkün olduğunu belirtti. Aşırı sağcı, ultra milliyetçi ve popülist parti, Bulgaristan’ın Rusya’ya yönelik yaptırımları kaldırmasını, Ukrayna’ya yardım etmeyi durdurmasını ve NATO üyeliği için referandum yapılmasını talep ediyor.
Bulgaristan, 6.7 milyon nüfusu ile Avrupa Birliği’nin en yoksul ve en yolsuz üye devletlerinden biri. Yolsuzlukla mücadele girişimleri, politikacıların çıkarlarına hizmet ettiği yönünde geniş çapta eleştirilen reform edilmemiş bir yargı sistemiyle mücadele etmeyi gerektiriyor. Georgieva, gelecek parlamentodan geniş kabul görecek bir uzlaşma beklemiyor. “En iyi ihtimalle, Bulgaristan’daki en az kötü durumlar üzerinde bir uzlaşma olabilir,” diyor.
2020’den bu yana yapılan ardışık seçimler benzer sonuçlar doğursa da, bu seçim siyasi manzaraya bazı değişiklikler ekleyecek. İki eski parti olan Sosyalistler ve Hak ve Özgürlükler Hareketi, iç çatışmalarla ciddi şekilde sarsılmış durumda. Genelde etnik Türk oyunu temsil eden MRF, yakın zamanda iki rakip fraksiyona bölündü. Bunlardan biri, parti kurucusu Ahmed Dogan’ın etrafında toplanırken, diğeri ABD yaptırımlarına tabi medya patronu Delyan Peevski’nin etrafında şekillenmiştir.